8 Mart 2018 Perşembe

V FOR VENDETTA

                        

                             V FOR VENDETTA

 



              YÖNETMEN: JAMES MC TEIGUE

              OYUNCULAR: NATALİE PORTMAN,HUGO WEAVİNG
             TÜR: BİLİMKURGU,FANTASTİK,GERİLİM,AKSİYON           
             ÜLKE: ABD, ALMANYA, İNGİLTERE   
             İmdb:8.2 

 " Film, 2020 yılının İngiltere'sinde geçiyor. Ülke son derece baskıcı bir toplum düzenini yaşamaktadır.
Türlü yasaklar ve engellerle idare edilen halk, şiddet yanlısı bir konuma gelmiştir. Bu kargaşanın orta yerinde görünen gizemli V, belaya bulaşmış masum bir kadın olan Evey'i kurtarır. Ancak bu kurtarış tam da ulusun kurtuluşunu temsil eder çünkü onun davranışı aslında toplumun uyanışını tetikleyen ve başkaldırıyı başlatan unsurdur. Tam da bu sebeple artık insanlık için bir ayaklanma zamanıdır.  Alan Moore'un romanından uyarlanan film, son derece epik bir filmdir."



   

      Film, Wachovski Kardeşler'in romandan uyarladığı aksiyon konulu bir distopyayı anlatıyor. Totaliter bir rejimin hakim olduğu İngiltere'de tek başına bir başkaldırı ve intikamdan doğan bireysel şiddetin  toplumu bulunduğu baskıcı duruma karşı nasıl uyandırdığını izliyoruz. Fakat filmin asıl güzel tarafı; profesyonel şiddet sahneleri kadar felsefi replikleri de içinde bulundurması galiba. Baş karakterimiz V orjinal düşünceleri ve felsefi laflarıyla kendine hayran bıraktırıyor. 

  V For Vendetta işlediği konuyla, verdiği mesajlarla ve replikleriyle olağanüstü başarılı bir film.  Birden çok tecrübe edilmesi gereken duyguları barındırıyor. "Fikirler kurşun geçirmez." sahnesiyle hafızalarda uzun süre kalıcılık yakalayacağı da bir gerçek. Kuşkusuz ki V, sinemadaki unutulmaz karakterlerden biri.





            
             ALINTILAR

  • "Siyasiler gerçeği örtmek, sanatçılar gerçeği göstermek için yalan söylerler."
  • "Uzunca süre maske takarsan, altındaki kişiliği de unutursun."
  • "Sadece kurşunlarınız var, kurşunlarınız bittiği zaman burada olmayacağım. Çünkü olursam tekrar doldurmadan ölürsünüz."
  • " Toplumlar kendi devletlerinden korkmamalı. Devletler kendi toplumlarından korkmalı. Bina nasıl bir sembolse onu yıkma eylemi de bir semboldür. Tek başına semboller anlamsızdır ama yeteri kadar insanla bir binayı havaya uçurmak dünyayı değiştirebilir."
  • " Fikirlerin gücüne bizzat şahit oldum. Fikirler adına öldürülen ve fikirleri savunurken ölen insanları gördüm. Yalnız bir fikri öpemez,ona dokunamaz veya onu tutamazsınız. Fikirler kan ağlamaz, acıyı hissetmezler, sevmezler."
  • " Bu maskenin altında bir yüz var, ancak benim değil. Ne altındaki kaslardan daha bendir o yüz, ne de altındaki kemiklerden. Bu maskenin altında etten daha fazlası var. Bu maskenin altında bir fikir var! Ve fikirler kurşun geçirmezdir.





   

6 Mart 2018 Salı

KABUK ADAM

         

                 KABUK ADAM / ASLI ERDOĞAN

 

       "Size Kabuk Adam'ın öyküsünü anlatacağım. Tropik bir adayı, cinayet ve işkencenin, şiddetin bataklığında filizlenen bir aşkı, içinde yetiştiği toprak kadar acı dolu bir aşkı anlatacağım. Çıldırtıcı gücünü sonuna dek yaşanmayan arzulardan, en gizli hayallerden alan bir tutkuyu, ölümle yaşamın sınırında kurulan mucizevi bir dostluğu ve bütün yıkımların nedeni olan korkuyu, insanın en temel özelliği olan korkusunu, alçaklığını, umutsuz yalnızlığını.. Tropiklerde, o gözden ırak adada öğrendim ki, cennetle cehennem iç içedir, ancak bir katil bir peygamber olabilir ve insan bir başkasına, aynı kara büyü ayinlerindeki gibi, dönüşebilir, çünkü insanın tam zıttı gene kendisidir."

     Hayatın süregelen düzeninde alınan kararların, yapılan planların, söylenmiş veya söylenmemiş sözlerin büyük bir önemi vardır. İnsan yaptıklarından mı yoksa yapmadıklarından mı daha çok pişman olur bilinmez ama bir gerçek vardır ki pişmanlıklar ve hayal kırıklıkları, yaşamanın bir getirisidir bize. Aslı Erdoğan'ın ilk kitabı olan Kabuk Adam da yaşamın bu hilesini gözler önüne seriyor. Alanında çok iyi çalışmalar yürüten isimsiz bir genç kadın yalnızlıkla harmanlanmış hayatına yepyeni bir duygunun girmesiyle sevmeyi öğrenmenin, sevdiğini söyleyebilmenin içsel mücadelesini veriyor kitapta.

       25 yaşında  genç, şiiri, içkiyi, tutkuyu seven güzel bir kadın. Benliğine tamamen aykırı olduğunu düşünse de bir araştırma merkezinde fizikçi. Nato'nun finanse ettiği araştırma gezisine kabul edilmesiyle yaşamın sıradan akışına bir farklılık getirmeye kararlı bir şekilde Tropikler'e bir serüvene doğru yola çıkar. Gündüzleri fizik laboratuvarında sıkıcı iş arkadaşları ile çalışmalar yaparken akşamları suçluların dünyasını keşfe çıkar. Karakter, düzenin nefes almaya izin vermeyen boğuculuğundan kaçıp toplumun bilinçdışı ve karanlık dünyasında nefes alır.

    Kabuk Adam ise genç kadının karşısında tüm zıtlığıyla bu karanlık, yasadışı dünyada 
  varolmuştu. Belki de aşk, bu bambaşka iki zıt karakterin farklılıklarının bütünlüğünden doğmuştu. Ama yalnızlıkları ve korkuları her şeyden daha güçlüydü onların. Aşk kadar güçlü bir duyguyu bile alt edecek kadar güçlüydü. Kabuk Adam ve kadının aşkı duyguların harmanlandığı, yalnızca duygularla varolan bir aşktı.

    Aslı Erdoğan 27 yaşında yazdığı bu ilk kitabında muazzamlığının sinyallerini vermiş aslında. O kadar duygu yüklü bir anlatımı var ki zaman zaman okurken Karayipler'in kızgın güneşini tam tepenizde hissedebiliyorsunuz. Zamanın tükettiği o yalnız, ölümsever kadın siz oluyorsunuz. Kabuk Adam ile konuşuyor, onunla sırdaş oluyorsunuz. Umutsuz, saf aşkı iliklerinize kadar hissediyorsunuz.


        ALINTILAR
  • " Bana kalırsa kişisel tarihimin tek bir teması vardı; hayal kırıklığı."
  • " Hepimiz okyanusun sonsuzluğunda kaybolmuş yapayalnız adacıklardık; sınırlarımızı aşıp bir başkasına dokunabilmemiz, bir yanılsamaydı yalnızca."
  • " Hayatın bizlere verip verebileceği tek ödül, tek aramağan; sevgi dolu bir insandır ve biz böyle bir insanı ilk fırsatta katlederiz. Sonra da, ömür boyu bu asla bağışlanmayan günahın lanetini sırtımızda taşırız."
  • " Korkmadığını söylediğin şeylerden korktuğuna eminim. İstemediğini söylediğin şeyleri de çok istiyorsun. Umutsuzluk değil seninki, sadece bıkkınlık. Yaşayan herkesin umudu vardır."


            Aslı Erdoğan,
  İstanbul Amerikan Robert Lisesi, ardından Boğaziçi Üniversitesi bilgisayar mühendisliği bölümünü bitirdi. Yüksek lisansını CERN'de hazırladı. Rio de Janeiro'da başladığı fizik doktorasını yarıda bırakarak yazmayı tercih etti. İki yıl Güney Amerika'da yaşadı. 1994'te ilk kitabı Kabuk Adam'ı yayınladı.

ÜÇÜNCÜ ŞAHSIN ŞİİRİ

ÜÇÜNCÜ ŞAHSIN ŞİİRİ gözlerin gözlerime değince felâketim olurdu ağlardım beni sevmiyordun bilirdim bir sevdiğin vardı duyardım çöp gibi b...